Turner Türkiye’de Yakalar Yeşilleniyor

Sürdürülebilirliğin ekonomi politikalarını ve iş yapış şekillerini etkilemesiyle birlikte, sürdürülebilirliği esas alan yeni çalışma alanları ortaya çıktı.  Bu durum çalışanların pozisyonlarını belirleyen yaka renklerine bir yenisini daha ekledi.  Artık kırmızı, sarı, mavi ve beyaz yakalıların yanında sürdürülebilirlik danışmanlığı, yeşil bina uzmanlığı gibi işleri esas alan, yeşil yakalı çalışanlar da insan kaynaklarında yerini aldı.

Dünyada değeri 60 milyar doları bulan 1300 çevre dostu yeşil bina projesinde yer alan, dünyanın en büyük yüklenici firması Turner, Türkiye operasyonlarında da hem gayrimenkulde hem insan kaynaklarında yeşil dönüşümü teşvik ediyor.

Turner Türkiye ekibi, yeşil bina danışmanlık sertifikası alarak müşterilerinin projelerine çevre dostu sertifikalar sürecinde rehberlik ediyor. Şu ana kadar 12 kişi LEED uzmanlığı, 2 kişi de Yeşil Sertifika (YESU) uzmanlığı sertifikasını almaya hak kazandı. Önümüzdeki dönemlerde kadrodaki yeşil yakalı sayısı hızla artmaya devam edecek.

“Daha çevreci bir inşaat sektörü için gönüllüyüz”

Konuya ilişkin bilgi veren Turner Türkiye Direktörü Mehmet Sami Kılıç, yerkürenin sürdürülebilirliğinin ve yaşam döngüsünün devamının tehdit altında olduğu günümüzde, sürdürülebilirlik ve çevre dostu politikaların artık gönüllülük değil, sorumluluk olarak değerlendirilmesi gerektiğini, Türkiye’de inşaat sektöründe daha çevreci bir iş yapış şeklini yerleştirebilmek adına rehberlik etmeye gönüllü olduklarını söyledi. Mehmet Sami Kılıç sözlerini şöyle sürdürdü:

“Turner Türkiye Proje Yönetim Hizmeti veren bir firma. Yüklenici pozisyonunda olduğu durumlarda sürdürülebilirlik konusunda aldığı kararlar ve uyguladığı projelerle, yeşil binalar ve sürdürülebilir gelecek konusuna verdiği önemi ve aynı zamanda bu konu hakkındaki bilgi birikimini ve tecrübesini tüm dünyaya gösteriyor. Biz de Turner Türkiye olarak en büyük yeşil bina projelerini şu anda yönetmekteyiz. Kendim de Türkiye’de bu konudaki ilk ve tek Sivil Toplum Kuruluşu olan Çevre Dostu Yeşil Binalar Derneği (ÇEDBİK) Yönetim Kurulu Başkanı olarak elimden geldiğince sektöre katkı sağlamaya çalışıyorum. Ayrıca kendimizi sürekli geliştirerek işverenlerimize ve yüklenicilerimize sürdürülebilirlik kavramını tanıtmaya ve beraber sürdürülebilir çözümler üretmeye çalışıyoruz. Projeler ve binalar ölçeğinde bunu yaparken, ekip arkadaşlarımızla kendi çalışma ortamlarımız için de yeşil hedefler belirliyor, ofis mekanlarımızı ve çalışma şekillerimizi bunlara göre biçimlendiriyoruz.”

3,5 milyon ton inşaat atığına çözüm

Çevreci iş modellerine örnek olarak 2005 yılından bu yana 3,5 milyon tondan fazla inşaat atığını depolama alanlarından uzaklaştırarak geri dönüşümünü sağladıklarını anlatan Mehmet Sami Kılıç, 1 Ocak 2021 tarihinden itibaren tüm yeni projeleri yakıt, elektrik ve su kullanımı takibi açısından, proje gelirine ve geçici kullanım koşullarına göre değerlendirmeye başladıklarını açıkladı.

Yeşil bina denildiğinde yatırımcıların aklına ilk olarak “Bana ne faydası var?” sorusunun geldiğini belirten Turner Türkiye Direktörü Mehmet Sami Kılıç, yeşil binalar için artan kullanıcı talebinin yatırımcıların da yönelimini arttıracağını ifade etti. Mehmet Sami Kılıç, “Çevre dostu yeşil binalar sayesinde enerji ve su tüketiminin azalmasının yanı sıra yaşadığımız doğal çevrenin ve vaktimizin büyük bir kısmını geçirdiğimiz kapalı yaşam alanlarının hava kalitesi de artacaktır. Bilinçlenen tüketicilerin talepleri doğrultusunda gayrimenkul sektörünün de konuya yönelik ilgisinin artacağını düşünmekteyiz.” yorumunu yaptı.

“Kentsel dönüşüm yeşil dönüşüm için de bir fırsat”

Kentsel dönüşümün yeşil binaların artması için çok büyük bir fırsat olarak nitelendiren Turner Türkiye Direktörü Mehmet Sami Kılıç, kentsel dönüşüm sayesinde çarpık yapılaşmaya maruz kalmış ve belirli standartlara uygun olmayan yapıların yeniden inşasıyla hem insan sağlığı hem de çevre için daha sürdürülebilir binaların inşa edileceğini vurguladı. Mehmet Sami Kılıç, “Ayrıca, günümüzde üretilen toplam enerjinin yaklaşık %30’u bina kullanımlarına harcanıyor. Enerji tüketimini; doğru tasarım, yalıtım ve malzeme uygulanan binalarda %50’ye kadar düşürmek mümkün. Kentsel dönüşümle uygulamaya geçirilecek yeni projeler çevre dostu bir şekilde geliştirilebilir ve hizmete açılabilir. Azalan enerji ihtiyacının devlet ekonomisine sağlayacağı katkı da aşikar. Devlet, kamu projelerine yeşil bina sertifikasyonlarını entegre ederek hem yüksek oranda bir tasarruf sağlayabilir hem de kamunun bilinçlenmesi yönünde süreci hızlandırabilir.” yorumunu yaptı.