banner143

banner170

banner164

banner171

banner26

banner165

Anlık proses takibi siber güvenliğin önemini artırıyor

İzoform EPS Yönetim Direktörü Cüneyt Karan, prosesin anlık takibi talepleri ile siber güvenlik ihtiyacının artığını dile getiriyor

Röportajlar 09.03.2020, 09:26 SERKAN KIRAÇ
429
Anlık proses takibi siber güvenliğin önemini artırıyor

İzoform EPS Yönetim Direktörü Cüneyt Karan, markaların genel müdürlerinin ve yönetim kurulu üyelerinin bile günümüzde mail ile rapor istemek yada telefonla bilgi almak yerine anlık olarak üretim parametrelerini görebilmek istediklerini ifade ediyor ve bu talebin siber güvenlik ihtiyacını artırdığını sözlerine ekliyor.

Takibi istenen üretim parametre verilerinin anlık takibini mümkün hale getirmek için bulut ortamları gibi dış ortamlara aktarılmasının gerekli olduğunu söyleyen Karan, OPC alt yapısı aralığıyla aktarmanın yapıldığını Honeywell’in birçok CPU’sunun contorller’larının içinde Cyber Security yapısının yerleşik sunulduğunu vurguluyor. İzorform’un 2020 yılı gündemi ve Honeywell DCS çözümlerinin günümüzde neler sağladığını Cüneyt Karan ile gerçekleştirdiğimiz röportajımız esnasında detaylıca konuşma fırsatı bulduk.

2019 yılında gerçekleştirdiğiniz en önemli proje ne oldu?
2019 yılında en önemli projemiz Afyon Şeker Fabrikası projesi oldu. Afyon Şeker Fabrikası projesinde çok ciddi bir rekabet vardı. Afyon Şeker’den bize çalışan fabrikaya ek 500-600 I/O talebinde bulundular.

Talep ile gerçekleştirdiğiniz keşif ziyaretiniz esnasında tesisi yöneten sistemler için gözlemleriniz neler oldu?
Fabrika’da Siemens’in farklı zamanlarda alınmış çeşitli kontrol sistemleri vardı. Aynı zamanda Schneider Electric ve Telemecanique’in kontrol sistemleri de kullanılıyordu. Her bölüm ayrı ayrı kendi ekranlarından yönetiliyordu. Yedek parçaları da bulunmuyordu. Her kontrol sisteminin de farklı bir ekran yapısı ve arayüzü bulunuyordu. Daha önceki 5 ayrı sistem için ayrı ayrı yedek almak ta büyük bir maliyet tutacaktı.

Her bölgenin kendine ait bir kontrol odası ve bu kontrol odalarının her birinde ayrı bir yapı kullanılıyordu. Yine farklı kontrol odaları bulunuyor fakat şu an kullanılan mimari ile diğer üretim bölgelerini de aynı anda kontrol edebiliyorlar. Diğer bölgede oluşabilecek bir alarmı diğer üretim kısmındaki yetkili de rahatlıkla izleyebiliyor.

Sizin teklifiniz ne oldu?
Keşif ziyaretimiz sonrasında tesis yetkililerine; eski sistemi ücreti karşılığında geri almayı ve tüm tesis birimlerini tek noktadan kontrol edebilecekleri ortak bir database’in olacağı tek bir Honeywell kontrol sistemi kurmayı teklif ettik. Fabrikayı tek bir database, tek bir yedek parça disiplini altında toplamak üzerine ikna ettik.

Tüm birimlerinin yönetimi için tek bir kontrol sistemi inşa edildi. Bu sebeple de yedekli bir yapıya ihtiyaç duyuldu mu projede?
Server’lar, SCADA ekranı ve sistemi redundant. Olası enerji ve UPS problemlerine karşı, redundant olan server’ları da farklı binalarda konumlandırdık. Prensip olarak projelerimizde redundant sistemlerimizin aynı binada ve yan yana olmamasına özen gösteriyoruz. Bu emniyet disiplinine devam ediyoruz tabiî ki.

Proje ne kadar sürede tamamlandı?
Proje için onay aldıktan sonra, yoğun tempoyla geçen bir proje süreci sonrasında, fabrikayı üretim sezonuna geciktirmeden, 4 ay gibi kısa bir sürede devreye almayı başardık. Bizler için stresli ve geceli gündüzlü bir proje süreci oldu ama sonuçta fabrikayı sorunsuzca sezona yetiştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadık.

Başarıyla tamamlanan bu proje sonrasında yeni talepler aldınız mı Afyon Şeker’den?
Mevcut sistemi memnuniyetle kullanmaya başladıkları için daha büyük bir otomasyon projesini devreye alma planları bulunuyor. Bu konuyla ilgili tekliflerimiz de verildi. Olumlu geri dönüşler alacağımızı umut ediyoruz.

Şeker fabrikaları üretim sezonu için de kısa bir bilgi alabilir miyiz sizden?
Eylül ayında başlayan şeker fabrikası üretim sezonu Ocak ayı sonuna kadar sürüyor. Hatta süreci Ocak ayı başında tamamlayan işletmeler de olabiliyor.

Anlık izleme talepleri, işletmeler için haberleşme yapılarının değişimini de kaçınılmaz hale getirdi değil mi?
Artık tesislerin en çok kullandığı haberleşme protokolü EtherNet/IP. Bu haberleşme sistemini tüm markalar kullanıyor. Bu sayede daha önceki kontrol sisteminde yaşadığı sorun neticesinde farklı bir markanın kontrol sistemine geçmek isteyen fabrika büyük bir kolaylık yaşıyor. Eski markanın CPU’ları çıkartılıyor, yeni markanın CPU’ları eski yapının I/O rafları ile rahatlıkla haberleşebiliyor, hem de kendi I/O rafı gibi. EtherNet/IP’nin en büyük avantajı da bu aslında. Şu anda birçok marka da sürücülerinde bu haberleşme sistemini benimsemiş durumda.

İşletmelerin artık her yerden izlenebilmesi büyük bir avantaj fakat aynı zamanda üretimi de savunmasız hale getiren bu yapı için günümüz CPU’ları neler sunuyor?
Tüm fabrikalar, üretim ve işletmenin durumunu anlık olarak işletme müdürlerinin, genel müdürlerin ve hatta yönetim kurulu üyelerinin bile cep telefonundan takip edebilmelerini istiyorlar. Bilgilere ulaşabilmek için mail ile rapor istemek, telefondan bilgi almak yerine anlık olarak işletmenin ve üretimin parametrelerini takip edebilmek istiyorlar. Bu bilginin cep telefonuna ulaşması, fabrikanın dış dünyaya açılması ve açık hale gelmesi anlamına geliyor. Bu yüzden artık bu iletişimin de belli güvenlik alt yapıları ile korunması ihtiyacı ortaya çıktı.

Elde edilen üretim ve işletme verilerinin aynı zamanda bir dış ortamda da saklanması ihtiyacı söz konusu. Bu bilginin saklanması için de bir buluta aktarılması gerekiyor. Bunun için kullanılan birim ise OPC yapısı. OPC aracılığıyla, buluta aktarılan bu bilgi aynı zamanda cep telefonlarında da izlenebilir hale getirilmiş oluyor.  Dünyanın en büyük OPC markalarından birini Honeywell satın aldı.

Üretime ve üretim datasına dışarıdan gelebilecek saldırılar sonrasında fabrikanın üretemez hale gelmesini önlemek için siber güvenlik sistemleri yeni nesil DCS’lerde ve controller’larda hazır ve entegre edilmiş şekilde sunuluyor artık. Bazı firmalar bu sistemleri edinmemişlerse, güvenliklerini bir firewall ile sağlamaya çalışıyorlar. Bu da alınan önlemler arasında kabul edilebilir bir seçenek. Fakat genellikle artık günümüz CPU’ları, Cyber Security yapısını kendi controller’larının içinde sunuyor. 

Honeywell’in bu yeni kontrol sistemi kullanıcı geçişinde ne tür kolaylıklar sağlıyor?
Bu konuda Honeywell kontrol sistemi modernizasyonu gerçekleştirdiğimiz tüm müşterilerimizden olumlu geri dönüşler alıyoruz. Bütün müşterilerimiz birçok markaya rağmen Honeywell arayüzümüzün çok daha kolay kullanıma sahip olduğunu, ortak kullanım yapılan fabrikalarda da bu deneyimler hakkında olumlu dönüşler aldık. Amerikan teknolojisinin avantajlarını burada deneyimlemiş olduklarını rahatlıkla gözlemleyebiliyoruz aslında. Honeywell, yeni mühendisler için de öğrenilmesi oldukça kolay ve anlaşılır olan bir kontrol mimarisi kullanıyor.

Honeywell yakın dönemde Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde de bir kontrol laboratuarı kurdu.

Cüneyt Bey, 2020 yılı ve önümüzdeki dönem için gündeminizdeki konular neler?
2020 yılına daha da güvendiğimiz için yatırımlarımıza başladık. Bu yıl bir kimya fuarına katılıyoruz. Haziran ayında ise Kocaeli Sanayi Odası’nın düzenlediği, ATEX konusunun işlendiği 3. Proses Emniyeti Sempozyumu’na katılıyoruz. Türkiye’deki şeker fabrikaları ile ilgili çalışmalarımız mevcut. 2020 yılında, aynı zamanda yurt dışı projelerine de ağırlık vermeyi düşünüyoruz.

Yeni sektörler ve prosesler hedefliyor musunuz?
Yine bildiğiniz gibi şeker prosesi bizim için yoğun çalışma alanımız olacak gibi görünüyor. Enerji santralleri ve kimya sektörü bizim hedef sektörlerimiz olmaya devam edecek. Bunun haricinde artık gereksinimlerin de artmasından dolayı IoT, Cyber Security ve datanın yönetimi ile üst yönetime daha sade ve anlaşılır birer rapor olarak sunulması konularını da odağımıza alacağız.

Esas hedefimiz fabrikada olan biten tüm olayların patronun elinin altında durması aslında. Tüm tüketimler SAP bilgilerinden toplanıyor, proses bilgelerini de SAP bilgileriyle birleştirerek sunmayı planlıyoruz. Sadece datanın analizini değil, productive maintenance, machine learning gibi konulara yöneleceğiz.

Productive maintenance sayesinde toplanan bilgilerle bakım çalışmalarını daha disiplinli, daha hızlı ve daha düşük maliyetlerle yapabilmek mümkün hale geliyor. Machine Learning ise daha önce yaşanan problemlere karşı, aynı sorunları yaşamamak için önlemler alıyor. Eğer sorun karşısında daha önce operatör müdahalesi söz konusu olmuşsa, operatörün müdahalesinde gerçekleştirdiği işlemleri öğrenerek aynı sorun oluştuğunda, müdahaleyi kendisi gerçekleştiriyor. Bu sayede fabrikalardaki makineler artık kendilerine nasıl bakım yapacaklarını biliyor olacaklar.

Aynı zamanda tüm dünyaya açılmayı planlıyoruz. Bu konuda da yatırım ve yapılanma çalışmalarımız devam etmektedir. 

Yorumlar (0)
Yorum yapabilmek için lütfen üye girişi yapınız!
banner140
banner158
Günün Anketi Tümü
Sektörel dergiler okunuyor mu?
Sektörel dergiler okunuyor mu?
banner159
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
banner161

Gelişmelerden Haberdar Olun

@