Nagoya Fabrikası’nda üretim yüzde 180 artış gösterdi

Yeni endüstri evresinin iddialı bir oyuncusu olarak tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sanayicileri dijital fabrikalara hazırlamak için ileri teknoloji çözümler hayata geçirdiklerini belirten Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Nurettin Geçgel ile markanın çözümleri üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik.

Gerçel, Mitsubishi Electric Nagoya Fabrikası’nda e-F@ctory konsepti kullanımına geçildikten sonra üretim kapasitesinde yaklaşık yüzde 190 artış ve üretimde yaklaşık yüzde 180 artış gibi etkileyici sonuçlara şahit olunduğunu söylüyor.

Mitsubishi Electric olarak, e-F@ctory konseptimizi dünyada Sanayi 4.0’ın gündeme taşınmasından çok daha önce, 2003 yılından bu yana kendi fabrikalarımızda kullanıyoruz. Mitsubishi Electric’in kendi üretim merkezi olan Nagoya Fabrikası’nda e-F@ctory konseptimiz kullanıma alındıktan sonra üretim kapasitesinde yaklaşık yüzde 190 artış ve üretimde yaklaşık yüzde 180 artış gibi etkileyici sonuçlara şahit olduk. Ayrıca Intel’in Malezya’da bulunan üretim tesisinde ortak bir pilot çalışmaya imza attık. Mitsubishi Electric olarak e-F@ctory otomasyon uzmanlığımızı Intel’in Nesnelerin İnterneti konusunda çözüm üretme uzmanlığı ile birleştiren pilot program sayesinde, arızaların önceden fark edilerek arıza gerçekleşmeden müdahale edilmesi mümkün hale geldi. Pilot program; yüksek verimlilik, önleyici bakım faaliyetleri olanağı, düşük aksam arıza oranı, düşük maliyet ve kusursuz uyum ile sonuçlandı. Tüm bu sonuçlar ise Intel’in yaklaşık 9 milyon dolar tasarruf etmesini sağladı.

Yeni endüstri evresinin iddialı bir oyuncusu olarak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sanayicilerimizi geleceğin dijital fabrikalarına hazırlamak için ileri teknoloji çözümler hayata geçiriyoruz. Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde ev tipi klima üretimi gerçekleştiren Mitsubishi Electric Turkey Klima Sistemleri Üretim A.Ş. de markamızın e-F@ctory konsepti ile akıllı ve dijital bir fabrika olarak tasarlandı. Bu fabrika ile Türkiye, Mitsubishi Electric için önemli bir üretim üssü haline geldi.

Mitsubishi Electric olarak, Türkiye’nin önde gelen elektronik eşya üreticilerinden birinin üretim hattında ise robotlarımız ve IQ Platform PLC’lerimiz ile ‘dijital ikiz’ uygulaması gerçekleştirdik. Dijital ikiz uygulamamız sayesinde gerçek üretim hattına müdahale edilmeden üretime esneklik ve verim katmış olduk. Örneğin yetkili bir kişi, üretim hattının dijital ikizinde gerçekte yapmak istediği üretimi sadece parametresini değiştirerek simüle edebiliyor ve hedeflenen üretimin gerçek olduğu zaman ne kadar verim ile çalışacağını fiziksel olarak üretime başlamadan görebiliyor.

Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Nurettin Geçgel’i kısaca tanıyabilir miyiz?

1970 yılında Giresun’da doğdum. Orta öğretimimi İstanbul’da tamamladım. Uludağ Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme bölümünden mezun oldum ve 1992 yılında otomasyon sektörüne adım attım. O tarihten beri sektörün içerisindeyim. Çalışma hayatıma Mitsubishi Electric’in Türkiye Distribütörü olan Genel Teknik Sistemler’de (GTS) başladım. Bildiğiniz gibi 2012 yılından bu yana Mitsubishi Electric, Türkiye’deki operasyonlarını kendi yapılanmasıyla Mitsubishi Electric Türkiye olarak gerçekleştiriyor. Ben de bu organizasyonda Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyorum.

Ülkemiz endüstrisi için son derece önemli olan yalın üretim aşamasından başlayarak gelişen dijital dönüşüm yatırım ve projelerinin entegrasyon, üretkenlik, esneklik ve verimlilik aşamalarına kadar Mitsubishi Electric’in, e-F@ctory konseptiyle sağladığı çözümün kapsamını sizlerden öğrenebilir miyiz?

“Evden uzaya” kadar çok sayıda sektörde ileri teknoloji çözümleri ile öne çıkan Mitsubishi Electric; bilgi işlem ve iletişim sistemleri, uydu teknolojileri ve haberleşme, tüketici elektroniği cihazları, sanayi teknolojileri, enerji, nakliye ve inşaat makinelerinde kullanılan elektrikli ve elektronik donanımların üretimi, pazarlaması ve satışında dünyanın öncü şirketleri arasında yer alıyor. Global çapta 142 bini aşkın çalışanıyla 34 ülkede faaliyet gösteren 99 yıllık bir dünya markası olan Mitsubishi Electric, her çağın gereksinimlerini önceden görüp geleceğin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik yeni teknolojiler geliştirerek hızla büyümeye devam ediyor. Kurumsal ilkesi “Changes for the Better” (Daha İyisi İçin Değişim) ve çevre ilkesi “Eco Changes” (Eko Değişim) doğrultusunda yol alan Mitsubishi Electric, ileri teknolojisiyle dünya genelinde toplumların yaşam kalitesini artırmak için çalışıyor.

Markamız Türkiye’de ise klimadan asansör ve yürüyen merdivene, fabrika otomasyonundan ileri robot teknolojilerine, CNC mekatronik sistemlerden görsel veri sistemlerine, ulaştırmadan enerji sistemlerine, yarı iletken cihazlardan otomotiv ekipmanlarına, havalimanlarına özel radar teknolojilerini de kapsayan kamu sistemlerinden uydu ve uzay sistemlerine kadar pek çok farklı kulvarda faaliyet gösteriyor.

Mitsubishi Electric olarak, sanayinin yeni bir boyut kazanmasına olanak sağlayan Sanayi 4.0’a dijital fabrika konseptimiz e-F@ctory ile yanıt veriyoruz. Türkiye’deki sanayiciler ve alt yapı projeleri için iddialı bir çözüm ortağı olduğumuz dijital dönüşüm alanında bugüne kadar çok ciddi yatırımlar ve çalışmalar hayata geçirdik. Markamızın e-F@ctory konseptinde, fabrika otomasyon alanındaki robotlar dahil tüm yeni nesil ürünler internette haberleşebiliyor. Böylece üretim hatlarını kişisel bazlı ihtiyaçlara göre optimize ederek pazardaki rekabet koşullarına ayak uydurmak büyük ölçüde kolaylaşıyor. Üretimde çok ciddi hız, esneklik, kalite artışı ve maliyet tasarrufu sağlayan e-F@ctory, sanayicilere küresel rekabette bir adım önde olma fırsatı sunuyor.

Mitsubishi Electric olarak, fabrikaların üretim, bakım, IT ve yönetim kısımlarını birbirleriyle anlaşabilir hale getirerek takım olmalarını sağlıyor ve sonuçta her birinin ihtiyaçlarına uygun raporlar üretiyoruz. Örneğin, bir üretim sorumlusu sadece üretim datalarıyla ilgili verilere ihtiyaç duyarken, bakım sorumlusu hangi noktalarda iyileştirme yapılması gerektiğini görmeyi tercih ediyor, yönetim ise üretim sisteminin verimliliği gibi daha genel bir tabloyu analiz etmek isteyebiliyor. Biz e-F@ctory konseptimizle tüm bu ihtiyaçlara cevap verebiliyor ve bu sayede tüm birimlerin birbiriyle daha hızlı haberleşmesini ve geribildirimlerle birbirlerini daha iyi geliştirebilmelerini sağlıyoruz.

Sektörlere özel çözümlerinizi konuşmadan önce “kavram olarak IIoT ve dijital dönüşüm çalışmalarının kapsamı Türkiye’de neleri kapsıyor” biraz sizden dinleyelim?

Dijital dönüşüm ve akıllı üretim sistemlerini tüm toplumu ve hatta dünya dengelerini değiştirecek kavramlar olarak değerlendirebiliriz. Bu yeni süreçte, birbirine bağlı üretim makineleri ve insan etkileşimiyle birlikte yeni bir üretim anlayışı oluşuyor. Mobil iletişim, giyilebilir cihazlar, akıllı araçlar, akıllı evler, nesnelerin ve endüstriyel nesnelerin interneti, yapay zekâ, artırılmış gerçeklik gibi teknolojilerin etkisiyle geleneksel iş modellerinin değişmesi bekleniyor. Bu değişim sürecinde dijital dönüşümün işletmelerin olmazsa olmazı haline gelmeye başladı. Dijitalleşmeyle birlikte bireysel alışkanlıklarımız da değişmeye devam edecek, kişiselleştirilmiş ürün ve hizmetlere olan ilgi daha da artacak. Tüketiciler, ürün ve hizmet sağlayıcılarla çok daha esnek, anlık ve kolay bir şekilde iletişim kurabilecek. İşletmelerin müşterileriyle etkileşiminin artması sonucunda ise doğrudan hayata entegre yeni iş modellerinin kurgulanacağını düşünüyoruz. Bu alanlarda kendilerini geliştiren ve yatırım yapan işletmelerin de varlıklarını sürdüreceklerini ve alanlarında fark yaratacaklarını söyleyebiliriz.

Dijital dönüşüm talebi sonrasında markanız süreci nasıl yönetiyor?
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Bölümü olarak satış, satış sonrası hizmetler ve ürün yönetimi konularında hizmet veriyoruz. Fabrika Otomasyon ürün grubumuz içerisinde; PLC’ler, operatör panelleri, frekans invertörleri, servo motorlar, robotlar ve CNC ürünleri bulunuyor. Tüm çalışmalarımızı kalite, sorunsuzluk ve sürekli iyileştirme felsefesiyle sürdürüyoruz. Dünya çapında ürünlerimizi kendimiz dizayn edip üreten bir markayız ve tüm ürünlerimizi yüzde yüz kalite kontrolünden geçirerek üretiyoruz. Aynı zamanda bu ürünleri kendi fabrikalarımızda da kullanıyor ve sürekli geliştiriyoruz. Fabrika otomasyonu konusundaki tüm ürünleri üretebilen bir marka olarak da sektörümüzde farklılaşıyoruz. Ürünlerimizin dizayn ömürlerinin çok yüksek olması üretim hatlarında ani duruşlar olmasının önüne geçiyor. Tüm bu nedenlerden dolayı Mitsubishi Electric ürünleri dünya genelinde tercih ediliyor.

Mitsubishi Electric olarak bizi farklı kılan en önemli özelliklerimizden biri geçmişten bugüne gelen sistem entegratörlüğü yapımız. Biz sadece ürün satmıyoruz, aynı zamanda çözüm sunuyoruz. Müşterilerimizle satıcı-alıcı ilişkisinin çok ötesinde iş ortaklığı çerçevesinde iş birliği geliştiriyoruz. Görüştüğümüz her bir fabrikanın ihtiyaçlarını en ince detayına kadar sorguluyor ve istenilen prosesi işletmeye en yüksek faydayı sağlayacak şekilde kurgulayarak hayata geçiriyoruz. Her firmanın prosesini gerçekleştirirken yapacağımız mühendislik çalışması aslında onların var olan sisteminin bir ayağı. Dolayısıyla çalıştığımız fabrikalarda yapılar birbirine benzer gibi gözükse de detaya indiğimizde tamamen birbirinden farklı olduklarını görüyoruz. Burada önemli olan unsurun, fabrikanın ihtiyaç ve isteklerini doğru analiz ederek bunları en efektif biçimde gerçekleştirmeye çalışmak olduğunu düşünüyoruz.

Su Otomasyonu, Enerji Üretimi ve Gıda – İçecek sektörlerinde markanızın son dönemde gerçekleştirdiği proje örnekleri nelerdir? Bu proseslere özel ürün ve sistem gruplarınızı kısaca tanıyabilir miyiz?

Kontrol cihazları, sürücü ürünleri, enerji dağıtım ve kontrol ürünleri, elektro-erozyon makineleri, elektron ışını makineleri, lazerli işleme makineleri, bilgisayarlı sayısal kontrol cihazları ve endüstriyel robotlar gibi geniş bir yelpazedeki otomasyon ve işleme teknolojilerimizle fabrikalarda üretkenliği ve kaliteyi artırmaya yardımcı oluyoruz. Buna ek olarak, kapsamlı servis ağımızla müşterilerimize doğrudan iletişim ve kapsamlı destek olanakları da sunuluyor.

Bir sektör olarak su kaynaklarının temini, toplanması ve yönetimi bazı özel sorunlarla karşı karşıya kalıyor. Yatırım ve işletme maliyetlerinin yanı sıra hem proseslerin ve kaynağın güvenliğini sağlamak hem de çevreyi korumak için sıkı AB düzenleyici kuralları dâhilinde ilerlenmesi gerekiyor. Mitsubishi Electric olarak, iş ortaklarımıza gerekli esneklik ve güvenilirliği olan bir dizi sistem sunuyoruz ve su kaynakları sektöründeki müşterilerle uzun yıllar birlikte çalışma deneyimimiz sayesinde bu çözümleri destekleyebiliyoruz.

Perakende ürünler pazarı ise kârlılık ve rakiplerden farklı olmak için verimli operasyonlara dayanan, rekabeti yüksek ve hızlı tempolu bir sektör. Bu sektör, sürekli değişen markalar, pazar segmentasyonu, niş ürünler, çevreci paketleme, özelleştirilebilir ürün sunumu ve küreselleşme gibi yeni zorluklarla karşı karşıya. Elbette üretilen ürün türleri ve üretilip satıldıkları bölgelere bağlı olarak her sektör, değişen küresel ekonomik koşullardan dalgalanan arz ve talebe, artan rekabet ve maliyet yapılarına varan kendine özgü zorluklara da sahip. Mitsubishi Electric olarak, tüm Asya genelinde yiyecek, içecek ve perakende ürünler üreten işletmeler için öncü otomasyon çözümü sağlayıcı firma olmamıza imkan tanıyacak şekilde bu ihtiyaçları anlıyoruz. Kalite, güvenilirlik ve yenilikteki itibarımız, dünya pazarında rekabetin en yoğun olduğu bölgelerden biri olan bu bölgede müşterilerimize destek oluyor. Ürün portföyümüzü oluşturan robotlar, servo hareket teknolojileri, modüler PLC’ler, invertörler ve HMI'lar dâhil e-F@ctory ortaklarımızla iş birliği içinde geliştirilen çözümlerimiz; gıda ve içecek sektörü başta olmak üzere pek çok farklı perakende ürün piyasasının taleplerine yanıt veriyor.

Enerji sektöründe de daha fazla esneklik, daha fazla verimlilik ve ileri seviye öngörülebilirlik ihtiyaçlarının tamamı etkin bir rol oynuyor. Aynı zamanda sektörün, kesintileri azaltmak, giderek daha sıkı hale gelen yasal zorunlulukları karşılama hedeflerine ulaşmak ve daha yüksek seviyelerde yenilenebilir enerjiye entegre olması gerekiyor. Etkili kontrol ve otomasyon, enerji sektöründeki söz konusu zorlukları minimize etme noktasında anahtar konumda bulunuyor. Mitsubishi Electric olarak bileşen düzeyinde OG ve AG elektrik sistemlerinden tesis kontrol sistemlerinin tamamına kadar tüm sektör için kapsamlı çözümler sunuyoruz. Dünya çapında enerji üretim tesislerinde kanıtlanmış ürünleriyle Mitsubishi Electric; tesis sahipleri, bakım firmaları, mühendislik, satın alma ve inşaat tedarikçilerinin ihtiyaçlarını karşılayabiliyor.

Proje ve çözümlerle tesislere ne tür avantajlar sağlıyorsunuz?

Mitsubishi Electric olarak, e-F@ctory konseptimizi dünyada Sanayi 4.0’ın gündeme taşınmasından çok daha önce, 2003 yılından bu yana kendi fabrikalarımızda kullanıyoruz. Mitsubishi Electric’in kendi üretim merkezi olan Nagoya Fabrikası’nda e-F@ctory konseptimiz kullanıma alındıktan sonra üretim kapasitesinde yaklaşık yüzde 190 artış ve üretimde yaklaşık yüzde 180 artış gibi etkileyici sonuçlara şahit olduk. Ayrıca Intel’in Malezya’da bulunan üretim tesisinde ortak bir pilot çalışmaya imza attık. Mitsubishi Electric olarak e-F@ctory otomasyon uzmanlığımızı Intel’in Nesnelerin İnterneti konusunda çözüm üretme uzmanlığı ile birleştiren pilot program sayesinde, arızaların önceden fark edilerek arıza gerçekleşmeden müdahale edilmesi mümkün hale geldi. Pilot program; yüksek verimlilik, önleyici bakım faaliyetleri olanağı, düşük aksam arıza oranı, düşük maliyet ve kusursuz uyum ile sonuçlandı. Tüm bu sonuçlar ise Intel’in yaklaşık 9 milyon dolar tasarruf etmesini sağladı.

Yeni endüstri evresinin iddialı bir oyuncusu olarak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sanayicilerimizi geleceğin dijital fabrikalarına hazırlamak için ileri teknoloji çözümler hayata geçiriyoruz. Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde ev tipi klima üretimi gerçekleştiren Mitsubishi Electric Turkey Klima Sistemleri Üretim A.Ş. de markamızın e-F@ctory konsepti ile akıllı ve dijital bir fabrika olarak tasarlandı. Bu fabrika ile Türkiye, Mitsubishi Electric için önemli bir üretim üssü haline geldi.

Mitsubishi Electric olarak, Türkiye’nin önde gelen elektronik eşya üreticilerinden birinin üretim hattında ise robotlarımız ve IQ Platform PLC’lerimiz ile ‘dijital ikiz’ uygulaması gerçekleştirdik. Dijital ikiz uygulamamız sayesinde gerçek üretim hattına müdahale edilmeden üretime esneklik ve verim katmış olduk. Örneğin yetkili bir kişi, üretim hattının dijital ikizinde gerçekte yapmak istediği üretimi sadece parametresini değiştirerek simüle edebiliyor ve hedeflenen üretimin gerçek olduğu zaman ne kadar verim ile çalışacağını fiziksel olarak üretime başlamadan görebiliyor.

Önümüzdeki dönemde yeni bir alan ya da proses için hizmet planınız bulunuyor mu?

Bugüne kadar pek çok farklı sektördeki işletmenin üretim hatlarının dijitalleşmesini ve bu sayede akıllı üretime geçmelerini sağladık. Yeni nesil endüstriyel otomasyon sistemlerimiz ve ileri robot teknolojilerimizle Türkiye genelinde uzun yıllardır çözüm sunduğumuz fabrikalarda son dönemde de özellikle montaj hatlarındaki çözümlerimiz ve varlığımızla dikkat çekiyoruz. Pek çok farklı sektörde dijital dönüşümünü gerçekleştirdiğimiz bu üreticilerimizden çok olumlu geri bildirimler aldık. Giderek artan bir ivmeyle bu alandaki çalışmalarımıza devam ediyor, bu sayede üreticilerin ve KOBİ’ler başta olmak üzere sanayicilerin Dördüncü Sanayi Devrimi’ne hızlı bir şekilde uyum sağlamasına imkân tanıyoruz. Fabrika otomasyon sistemleri iş kolumuzda geçmiş yıllarda olduğu gibi önümüzdeki yıllarda da Türk sanayisine Sanayi 4.0’ın gerekliliklerini anlatabilmek için ülkemizin farklı illerinde etkinlikler düzenleyerek ve organizasyonlara katılarak sanayicilerimizi bilgilendirmeyi hedefliyoruz. Pandemi dolayısıyla online etkinliklere ağırlık verdik. Gelecek nesillerin eğitimine büyük önem veren bir marka olarak da üniversitelerin mühendislik fakültelerinde robot eğitim merkezleri kurulmasına katkı sağladığımız eğitime destek projemizi de sürdürmeyi planlıyoruz. Üretim süreçlerinin yüksek teknolojiyle donatılarak dijitalleştiği Sanayi 4.0 evresinde, Türkiye’deki büyük ölçekli şirketleri ve KOBİ’leri geleceğe taşımaya ve üniversiteleri desteklemeye devam edeceğiz.